AMERİKAYI
KEŞFEDERKEN II
Gül Ezen
Bu sayıda
ne yazacağıma karar vermekte biraz zorlandım. Konumuz ‘keşifler’
olduğuna göre New York da yeni açılan fotograf sergileri,
müze gezileri ve benzeri şeyler mi, yoksa geçen yazımda (6.
sayı) önerdiğim ‘teknik ilerletme’ noktasından devam etmek
mi? Sonunda siyah-beyaz fotografçılıkta teknik ilerletme konusunda
karar kıldım. Bu benim, hem herkese önerdiğim hem de kendi
açımdan çok üstünde durduğum bir konu.
Bu
ülkeye gelirken, fotograflarımın teknik düzeyini, yabancı
dergilerde ve fotograf kitaplarında gördüğümüz SB
fotografların seviyesine getirebilmek en istediğim şeydi.
Çünki
bu fotograflar ile bizim işlerimiz arasında teknik bakımdan
çok büyük bir fark görüyordum. New York a gelip de Uluslararası
Fotograf Merkezi (International Center Of Photography) ve
New School University de ileri karanlık oda teknikleri konusunda
dersler almaya başlayınca bu görüşüm büsbütün doğrulandı.
Bilmediğim, Ankara da öğrenme şansım olmayan pekçok sey
vardı. Bilirsiniz bu işi okuluna gitmeden yapmaya çalışanların,
gerekli bilgilere ulaşmakta büyük zorlukları vardır. Benim
burada iyi baskı orijinallerini de görme şansım oldu. Bir
kez daha anladım ki iyi bir baskı ancak iyi bir negatiften
yapılabilir.
Bilmem
bir Sebastiao Salgado fotografı gördünüzmü. Gördüyseniz,
yanına en başarılı bulduğunuz görüntünüzün baskısını
koyun ve bakın. Eğer kendi baskınızı hala başarılı
buluyorsanız bu yazıyı okumayın. Zaten bunları okumak
amatör fotografcılar için sadece bir başlangıç
olabilir. Bu arada hemen belirtmeliyim ki, fotografta amatörlük,
kişinin üstünden yüksek kalitede fotograf üretme
zorunluluğunun kalkması anlamına gelmiyor. Amatörlük,
sadece ve sadece amatör fotografla uğraşan kişinin,
gelirinin tamamını ya da büyük bir oranını, fotograf dışında
bir uğraşıdan kazanması şeklinde tanımlanır.
|
|
Sebastião
SALGADO
|
Sebastião
SALGADO
|
Siyah
beyaz ın olanaklarını araştırmaya bir kez başlayınca,
her aşamada sonsuz seçeneklerin olduğunu görüyorsunuz.
Her fılmin değisik bir imzası var. Her geliştircinin de.
Geliştirme sürelerini değiştirebilirsiniz. Değişik kağıtlar
seçebilirsiniz. Değişik kağıt geliştiricileri seçebilirsiniz.
Baskılarınızı tonlayabilirsiniz. Bir fotografcı için
geçerli ve iyi olan başkası için olmayabilir.
Ilford
firması “ renk bilim ise, siyah beyaz simyadır” görüşünde.
BİR
SİMYA DERSİ
Çekiminizi
yaptıktan sonra kendinize sorun
Bütçenizinin
elverdiği en fazla sayıda fılmi çekin. Fotograflarınız
neden iyi, neden değil?
Bunu kendinize sorun. Sorun kompozisyonmu? Çekim anı
mı? Kontrastmı? Gölge detayı mı? Işıkmı? Ton ayrımımı?
(Ton ayrımının en iyi örneklerini yine Sebastao Salgado
nun baskılarında görebilirsiniz) Fotograf da kompozisyon
ve çekim anı nın dışında herşey için bir teknik çare
bulunabilir. Bu yazıda teknik çarelerden sözedeceğim.
Doğru
çekim anını öğrenmenin en iyi yolu bol egzersizden geçiyor.Yani
çok çekim yapmak. Kompozisyonun ise belli kuralları var.
Önce bunları öğrenip sonra da sanat kitaplarında ve müzelerde
‘tetkik gezilerine’ çıkabilirsiniz.
Film seçimi işini ciddiye
alın
Ben
çoğunlukla Ilford film kullanıyorum.Bu filmle iyi sonuçlar
alıyorum. Biraz da Türkiye de kolayca bulunabilmesinden
olacak ki hep bu filmi kulandım gibi birşey. Amerika da
rasladığım insanların Kodak la çok iyi sonuçlar aldığını
görüyorum. Onlar da çoğunlukla Amerikan malı olan Kodak'
ı kullanıyorlar.
Ancak,
ya en ucuz olanı alarak, ya da yeni olanı deneyerek sürekli
film değiştirmekle iyi sonuçlara ulaşmak çok güç.
Piyasadaki
filmlerde ufak değişiklikler olabiliyor. Bu alanda rekabetin
cok fazla olması, zaman zaman bir firmanın öne geçmesi anlamına
geliyor. Bu sebeple, sonuçları her zaman kullandığınız favori
filminizle karşılaştırmak için arasıra yeni filimler deneyebilirsiniz.
Sonuçlarda, salt gren değil, ton ayrımı ve keskinliğe de
bakmak gerekir.
Yeni
bir film denemek istiyorsanız, film testini, çekim projeniz
kapsamında gercekleştimemenizi öneririm. Kareleriniz harika
ama filmi beğenmediniz ne olacak. Bir filmle tam uyuşma
sağlamak zaman alan bir iş.
Taze film kullanın
Eski
ya da kötü korunmuş filmler, taze filmlerle kıyasla daha
yavaş, daha az kontrast ve hatta sisli gibi olabilir. Emulsiyonun
zamanla sertleşmesinden, geliştirilmesi daha uzun zaman
alır. Bu yüzden de çok satış yapan ve filmleri iyi koruyan
dükkanlardan alışveriş etmekte yarar var. Kullanmadığınız
filmlerin en ideal saklanma yeri buzdolabıdır. Kullanmadan
en az bir saat önce dışarıya çıkartmak gerekir.Yolculuklarınızda
ise filmlerinizi birlikte götürmekte sayısız yararlar var.
Film
banyosunu çekimden hemen sonra yapmak şart değil. Birkaç
hafta sonuçta az bir değişiklik yapar. Ancak birkaç aylık
bir gecikme, kontrast ve hız azalmasına neden olabilir.
Pozlamaya dikkat edin
SB
filmlerin hızı, gölgeler için gereken en az pozlamaya dayanır.
Kamera ve el ışık ölçerlerinin çoğu ışıklı bölgelere göre
bir okuma verirler, bu da saydam filmlerde gereken en iyi
pozlamayı sağlar. Eğer bir spot metreniz varsa ve kullanmayı
biliyorsanız filminizi orijinal ISO değerinde pozlayabilirsiniz.
Başka her türlü ölçümde ise aşağıdaki gibi pozlayın.
Kapalı
bir havada üreticinin ISO değerinde.
Güneşli
bir havada : ISO değeri eksi 1/3 den 2/3 e kadar. Örneğin
ISO 400 için El 250 ya da El320 . ISO 100 icin El 64 ya da
El 80.
Aşırı
kontrast varsa : ISO değeri eksi 1, bazan daha da fazla. Örneğin
ISO 400 icin El 200.
ISO
100 icin El 50.
Fazla
pozlama daha iyi gölge detayı verebilir, ancak bütün filmler
için keskinlik azalması, alelade SB filmler için ise gren
artısı anlamına da gelir.
Bu
yüzden bilhassa 35 mm filmlerde düşünmeden fazla pozlamaya
gitmemek gerekir. Orta ve büyük format filmlerde ise bu
kaygılar azalır.
Fazla
pozlanan filmlerin banyo süresini de yeniden hesaplamak
gerektiğini unutmamak gerekir.
Film yıkamada tutarlı
olun
Bizler
Türkiye de çoğunlukla film banyolarımızı kendimiz yaparız.
İyi pozlamadan sonra filmin en iyi şekilde geliştirilmesi
iyi bir baskıyı garantiler. Bu yüzden geliştirme aşaması
çok çok önemlidir.
Mutlaka
taze gelistirici kullanın. Fiim geliştiricinizde sık sık
marka değişikliği yapmayın.
Bazı
geliştiriciler bazı filmlerle daha iyi anlaşır. Burada bana
tavsiye edilen, filmleri kendi markalarının geliştiricileri
ile yıkamak. Çünki bu geliştiriciler özel olarak bu filmlere
göre yapılmış.
Bazı
fotografcılar da belirli bir filmle kötü sonuçlar verse
bile, ille de aynı geliştiriciyi kullanmakta ısrarlıdır.
Dikkat : başka birisi sizin kötü sonuçlar aldığınız bir
filmde çok iyi sonuçlar alıyorsa, yanlış geliştirici kullanıyor
olabilirsiniz.
Film
banyolarında üreticinin önerdiği geliştirme süreleri, her
zaman en iyi baslangıç noktasıdır. Geliştiricinin önerilen
ısıda olmasına çok dikkat etmek gerekir...Yıkama tankını
boşaltırken dereceyi tekrar ölçecek olursanız, sıcak bir
günde iki dereceye kadar daha fazla, soğuk bir ortamda ise
yine iki dereceye kadar azalmış olduğunu görebilirsiniz.
Bu
durumda sıklıkla 30 saniye ile bir dakika arasında fazla
veya az yıkama sürelerini önerenler olsa da, ben bunu denemenizi
hiç tavsiye etmem. Özellikle kısa süreli banyolarda bir
dakikalık bir hata çok şeyi değiştirebilir. Benim önerim
film tankını, yine kullanılan film banyosunun ısısında su
ile dolu ikinci bir kaba oturtmaktır.
Geliştirme
süresini her zaman aynı şekilde ölçün. Ben tankın dolmasından
itibaren boşaltmaya başlayıncaya kadarki süreyi ölçüyorum.
Başkası tankı doldurmaya başladığı andan boşaltmaya başladığı
ana kadarki süreyi alabilir. İkisi de olabilir. Ancak bir
kez bir türlü, sonraki kez bir başka türlü ölçmeyin.
Ajitasyonun
da muntazam olması gerekir. Daha fazla agitasyon daha fazla
film hızı ancak daha az keskinlik ve daha fazla gren anlamına
gelir. Az ajitasyon ise artan keskinlik ve düşük gren, ancak
azalmış film hızı demektir. Baslangıçta yine üreticinin
önerilerine uymakta yarar var. Film kutularının içinde yıkama
sürelerini gösteren tabloları bulabilirsiniz. Okuduğunuz
zaman da Kodak ve Ilford firmalarının kendi filmleri için
ajitasyon önerilerinin farklı olduğunu göreceksiniz.
Negatifleriniz
genelde 2 ya da 3 numara kağıda basılabiliyorsa, geliştirme
süreleriniz doğru demektir. Sıklıkla 1 yada 0 numara kağıda
gereksinim duyuyorsanız, geliştirme süreniz fazladır.
Geliştirme süresini, negatifleriniz 2 ya da 3 no lu kağıda
baskı yapabilecek yoğunluğa düşene kadar 30 saniyelik sürelerle
azaltabilirsiniz.
Negatiflerinizin
çoğunlukla 4 hatta 5 numaralı kağıtlara gereksinim
duyması ise gelistirme süresinin yetersizliği ya da
pozlama süresinin yetersizliği anlamına gelir.
Negatiflerinizin
gölge detaylarını kontrol edin, daha önce anlattığım
gibi gölge detayınız iyi gibi görünmesine karşın yine
de sert kağıda gereksinim duyuyorsanız, geliştirme sürenizi
biraz artırın.
Bu
yazıma, Ilford firmasının kendi filmlerinin banyoları icin
önerdiği tabloyu
ekliyorum.Banyo ısıları için önerilen 68 derece
Fahrenhayt, 20 dereceye eşittir. Bu tablonun çalışmalarınızda
büyük kolaylık sağlıyacağına inanıyorum.
Hoşçakalın.
|