Back to Main Page Back to Main PageSon SayıÖnceki SayılarEditörlerİletişim

Editörden

Gezgin Fotoğrafçılar

Uzaklardan

Black&White in Colors

Belgesel ve Haber Fotoğrafı : Fark nerede? (Bölüm 1)

Foto-Muhabirliği ve Etik

Mühürlenmiş Zaman

Bir Fotoğrafın Öyküsü

Sanat ve Felsefe

Fotoğraf ve Mimari-2

Temel Tasarım : Doku

Kaktüs

Elmadağ Çocuk Tutukevi'nde Bir Deneyim

Cadı Kazanı

"Anadolu'ya Bir Göre Borçluyuz"

Okudunuz mu
Gördünüz mü?

"İmzalı Kitaplara Bir Mersiye"

Bülmeten

Ciddiyet

Yol Notları: Malta

Eğitim
- Temel Eğitim : Filtreler
- İleri Düzey: Çocuk Fotoğrafları

Haberler

İFOD

Sergi Salonu
- İsmail Hakkı Haykır
- Eren Özerdim

Bir Ülke Bir Fotoğrafçı

Suyunu Çıkaranlar

Fotoğraftan Al Haberi

Portfolyolar
- Gültekin Çizgen
- Sadık Demiröz
- Koray Olşen




 

 

Sayı 12
CİDDİYET
Tacettin Teymur


Fotoğrafçılar için şarkılar:

Ciddiyet ekibi yoğun bir çalışma sonunda şarkıları dinleyerek bu şarkıları sizin için seçti ;

Zor bir kursiyer ile uğraşmak zorunda olan kurs hocası:
"Allahım neydi günahım ben nerde yanlış yaptım "

İlk defa bir fotoğraf gezisine katılan kursiyer:
"Kapıldım gidiyorum bahtımın rüzgarına "

Evli olan fotoğrafçıların eşlerinin söylediği şarkı:
"Akşam olur sabah olur yar gelmez, sanırım beklediğimi bilmez gelmez canım ah gelmez.”

İki dönemdir başkan seçilen üye:
"Tavla, tavla beni tavla vallahi geldim oyuna "

Bir türlü aidatını ödemeyen üye:
“Olsa yavrum dükkan senin”

İlk defa karanlık odaya giren kursiyer:
"Her yer karanlık pür nur o mevki"

Üst üste kurs vermek zorunda olan üye:
“Bu ne sevgi ah bu ne ızdırap”

İlk defa sergi açan fotoğrafçı:
“Heyecanlı, heyecanlı çok heyecanlıyım”

 Çektiği bütün fotoğrafları yanan fotoğrafçı:
"Dertliyim ruhuma hicranımı sardım da yine, inlerim şimdi uzaklarda solan gün gibiyim "

Yarışmada birinci olan fotoğrafçı:
"İşte böyle her sene böyle git yare söyle uy aman aman "

Hiç bir yarışmada dereceye giremeyen fotoğrafçı:
"Sabret gönül bir gün olur bu hasret biter, çekilen acılar canım gün olur geçer "

Sürekli yarışmalara giren fotoğrafçı:
“İşte yine ben geldim”

Yaptığı saydam gösterisi beğenilmeyen fotoğrafçı:
"Beğenemezsen beğenme beğenenler var beni "

Bir türlü iyi baskı yapamayan fotoğrafçı:
“Bu gün efkarlıyım açmasın güller”

Mükemmel baskı yapan fotoğrafçı:
“Günüm şen, hatıram şen, meclisim gülşen”

Dernek saymanı fotoğrafçı:
"Para para para varlığı bir dert yokluğu yara"

Temel eğitimden sonra yalnız kalan kursiyer fotoğrafçı:
"Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın, denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın”

Çok istemediği halde sergi açılışına giden fotoğrafçı:
"Ellerimde çiçekler kapında sırılsıklam görürsen bir gün şaşırma "

Uzun bir aradan sonra karanlık odaya giren fotoğrafçı:
 " Ben seni unutmak için sevmedim"

Fotoğrafa bulaşan ve bir türlü bırakamayan fotoğrafçı:
"Yaktın beni zalim tiryakin oldum hain ,aldın beni benden düştüm ağına zalim”

Film yıkayan fotoğrafçı:
"Salla salla gül memeler çağlasın, salla salla yer yerinden oynasın"

Modeliyle çalışamayan, anlaşamayan fotoğrafçı:
"Her halinle her şeyinle güzelsin hata bulmak kusur bulmak güç sende, günah bende kusur bende suç bende"

Uzun bir süre fotoğraf çekemeyen fotoğrafçı:
"Ayrılık ayrılık aman ayrılık her bir dertten ala yaman ayrılık "

Fotoğrafı bırakmaya karar veren fotoğrafçı:
"Gidiyorum bütün aşklar yüreğimde gidiyorum kokun hala üzerimde "

Fotoğrafları beğenilmeyen ama çalışmaya azimle devam eden fotoğrafçı:
" Nesimiye sorarlar yarin ile hoş musun ,hoş olayım olmayayım o yar benim kime ne"

Bir türlü çalışmak için nü model bulamayan fotoğrafçı:
"Bir kadın istiyorum gönlümce soymak için "

Sıkıcı bir saydam gösterisini izlemek zorunda olan fotoğrafçı:
“Dipteyim, sondayım, depresyondayım, yalvarırım gel de kurtar.”

Şiyir

Gidiyorum bütün  negatifler  elimde
Gidiyorum hipo lekeleri hala üzerimde
Sana karanlık odayı bıraktım birde yeni banyo
Baskıyı yapamadan gidiyorum

Buluş

Ciddiyet sonunda çağımızın en büyük sorunlarından birine el attı ve çözümü buldu:

Artık size önerilen bütün zayıflama yöntemlerini bırakıp fotoğrafla zayıflama yöntemine başlıyoruz. Yöntem şöyle:

         Bir arkadaşımıza rica ediyoruz veya bize en yakın fotoğrafçıya gidip mümkünse mayo giyip (hatta bayanların bikini giymesi önerilir) önden, yandan ve arkadan boy boy fotoğraflarımızı çektiriyoruz. Bu fotoğrafları 20*30 boyutunda büyüttürüp yemek odasına, TV odasına, buzdolabının üstüne, mutfağa gözümüzün görebileceği yerlere yapıştırıyoruz. Her yemeğe uzandığımızda kendi halimizi fotoğraftan görüp bir şey yiyemeden iki ayda çöp gibi oluyoruz.