| Netlik ve Net Alan DerinliğiKullandığınız   dijital fotoğraf makinası dijital olsun olmasın bir fotoğrafı çekerken   eğer istediğiniz yer net değilse, çektiğiniz fotoğraf sizin   istediğinizden çok farklı bir etki yaratabilir ya da farklı bir mesaj   verebilir. Bu nedenle fotoğrafta netliğin sizin mutlak kontrolünüz   altında olması kaçınılmazdır. Ancak günümüz makinalarında bir çok ayar   gibi netliğin de "otomatik" olarak makina tarafından yapılması bazı   fotoğrafçıların bu konuda kontrolü de fotoğraf makinalarına bırakmasıyla   sonuçlanmış ve bazı durumlarda fotoğrafların netliği fotoğrafçının   değil, fotoğraf makinasının istediği yerlere yapılmaya başlamıştır.   Bunun çözümü elbette "otomatik netlemeyi boşverin, gerçek fotoğrafçı   elle netler" değildir. Bunun yerine makinalarımızın nasıl netlediğini ve   sınırlarını iyi bilip bu özelliği doğru kullanmaktır.
 Netlik nedir?
 Makinamızın   otomatik netleme fonksiyonunu doğru kullanmak için önce şu çok temel   soruyu kendimiz sormamız gerekir: "Netlik nedir? Bir fotoğraf makinası   bir yerin net olup olmadığını nasıl anlar?" Beynimiz gözlerimizin netlik   ayarını biz farkında olmadan anlık yaptığı için çoğumuz "netlik"   kavramını düşünmeyiz bile. Ancak bir fotoğraf makinası için durum böyle   değildir, netleme yapmak için bazı algoritmalar kullanmak ve objektifin   merceklerine doğru komutları vermek zorundadır.
 Otomatik Netleme Yöntemleri
 
 Kontrast Karşılaştırması Yöntemi
 Bu   netleme yöntemi hemen hemen tüm kompakt ve objektifi değişmeyen   fotoğraf makinasında kullanılan netleme yöntemidir. Bu yöntemde netlik,   fotoğraf makinası için kontrastın en fazla olduğu durumdur. Bunu bir   örnekle açıklamak gerekirse, vizörden baktığımızda Şekil 1.deki sahneyi   gördüğümüzü farzedelim (mesela siyah ve beyaz'a boyanmış bir duvar   olabilir)
 
 Fotoğraf makinası için siz makinayı doğrulttuğunuz ilk   anda bu sahnenin net olup olmadığını anlama şansı yoktur. Bunu   anlayabilmesi için karşılaştırma yapması gerekir. Bu yüzden objektifin   merceklerinin pozisyonunu biraz değiştirir (aynı elle netlemede sizin   objektifin netleme halkasını döndürdüğünüzde olduğu gibi). Bu durumda   olacak olan, bu sahnedeki renk geçişlerindeki kontrastın azalmasıdır.   Makina üzerinde otomatik netlemenin sağlanması için minik ince uzun   sensörler bulunur, bunlar kontrast bilgisini işlemciye iletirler.
 
 "Kontrast   azalması" makinaya objektifin netlik halkasının yanlış yöne hareket   ettiğini anlatır. Bunun üzerine makina bu sefer halkayı diğer tarafa   doğru hareket ettirir (yani mercekleri diğer tarafa doğru oynatır). Her   seferinde kontrast bir öncekiyle karşılaştırılır. Bir yönde kontrast   sürekli artıyorsa ancak birden azalmaya başladıysa makina o noktanın o   sahnenin en net noktası olduğuna karar verir ve netlik sağlanır. Netleme   optik kurallar dahilinde gerçekleştiği için aslında objektif için durum   "4.25m ye odakla" şeklinde basit bir durumdur.
 
 
  
  |  |  |  |  |  Şekil 1. Kontrast Karşılaştırması yöntemiyle Netlik Mekanizması
 
  | 
  
  
 Netlik   yapmak için kontrast değerlerinin karşılaştırılması gerekli olduğundan,   kontrast barındırmayan (tek renk boyalı duvarlar) ya da çok düşük   kontrastlı (çok az ışıklı ortamlar) sahnelerde fotoğraf makinaları   netlik yapamazlar.
 Faz Karşılaştırması Yöntemi
 Modern   dijital SLR makinalarında kullanılan bu yöntemde netlik manuel   makinalardaki "bölünmüş prizma" (split prism) yöntemiyle netlemeye   benzer. Bölünmüş prizma yönteminde görüntünün bir bölümü vizörün   ortasındaki prizmanın üzerine düşer. Netlik yoksa görüntü bu prizma   üzerinde bölünmüş görünür. Bölünmüş görüntü netlik halkasıyla oynandıkça   birbirine yaklaşır ve iki bölünmüş görüntü üstüste geldiğinde netlik   sağlanmış olur.
 
 
  
  |  |  |  |  |  Şekil 2. "Bölünmüş prizma" yöntemiyle elle netleme
 
  | 
  
  
 Faz   karşılaştırması yöntemiyle otomatik netleme de benzer bir yöntemle   çalışır. Elle netlemedeki prizma yerine Netlik için kullanılan sensör   üzerine görüntü yanyana iki kere düşer. Netleme işlemi sırasında bu iki   görüntü arasındaki uzaklık ölçülür. Görüntüler arasındaki uzaklığın tam   netlik anında ne olacağı o makina için bilinen sabit bir değerdir. Eğer   iki görüntü arasındaki uzaklık bu sabit değerden azsa makina netlenmek   istenen cismin önüne netlenmiş olduğunu ve netliği daha uzağa yapmak   gerektiğine karar verir. Benzer şekilde, eğer iki görüntü arasındaki   uzaklık bu sabit değerden fazlaysa makina netlenmek istenen cismin   arkasına netlenmiş olduğunu ve netliği daha yakına yapması gerektiğine   karar verir. 
  
  |  |  |  |  |  Şekil 3. Faz karşılaştırması yöntemiyle otomatik netleme
 
  | 
  
  
 Bu   yöntemin en büyük avantajı, makinayi netlemek istediğiniz cisme   doğrulttuğunuz ilk anda netleme sensörü üzerine düşen görüntülerin   arasındaki uzaklığa bakarak netliğin önde mi yoksa arkada mı olduğunu   anlamasıdır. Bu nedenle doğru netliğin sağlanması için netleme halkasını   hangi yöne doğru çevirmesi gerektiğini bilir ve netlik çok hızlı bir   şekilde sağlanır. Kontrast karşılaştırma yönteminde ise objektifin önce   rastgele bir yöne doğru hareket etmesi gerekir. Bu da netlemenin   gecikmesine yol açar. Yukarda bahsi geçen bütün   netlik yöntemleri için kontrast, kontrast için de ışık gerekli olduğu   için, objektiften içeri ne kadar ışık girerse fotoğraf makinası o kadar   iyi netleme yapar. Bu yüzden de f2.8 bir objektif f5.6 bir objektiften   daha karanlıkta ve daha hızlı netleme yapabilir.  Netleme NoktalarıFotoğraf   makinasının netleme yapmak için cisimlerdeki kontrasta baktığını   söyledik, peki makina bu kontrast karşılaştırmasını nasıl yapıyor? Bu   sorunun yanıtı, vizörden baktığımızda gördüğümüz "netleme noktaları"dır.   Fotoğraf makinamızın vizöründen baktığımızda bir ya da daha fazla   netleme noktası görürüz. Bu netleme noktalarının her birinde ortam   ışığını alan minik sensörler bulunur. Bu sensörler objektifin içindeki   mercekler netleme için hareket ettikçe değişen kontrastı algılar ve bir   önceki durumlar karşılaştırması için işlemciye gönderir. Netlemeyle   ilgili işlemci de bu sonuçlara bakarak objektifin netleme motoruna   gereken komutları vererek merceklerini olması gereken duruma getirmeye   çalışır. Makinalarda genellikle deklanşöre yarım basıldığında makina   netleme yapar ve netliği sağladıktan objektifteki mercekleri o   pozisyonda tutar. Eğer makina "sürekli netleme" yöntemini kullanmıyorsa   (yazının ilerleyen paragraflarına bakınız) o zaman bir kere netlik   sağlandıktan sonra elinizi deklanşörden çekmeden merceklerin pozisyonu   değişmeyeceği için makinanızı nereye çevirirseniz çevirin ilk   netlediğiniz mesafe ne kadarsa hep o mesafedeki cisimler net olacaktır.
 
  
  |  |  |  |  |  |  |  9 netleme noktası
 
  |  |  netleme noktaları üzerindeki sensörler
 
  | 
  
  
 Eğer   yukarıdaki şekli dikkatli incelerseniz, vizörden bakıldığında kare ya   da dikdörtgen görünen netlik noktalarının aslında yatay ya da dikey   (veya da artı şeklinde) ince çizgiler halinde olduğunu görürsünüz. Bu   durum netlik noktalarını seçerken dikkatli olmamızı gerektirir. Örnek   vermek gerekirse, eğer yukarıdaki şekilde netleme noktalarından en   soldakini seçer ve o nokta ile Şekil 1 deki sahneyi netlemeye   çalışırsanız makina bu sahneyi netleyemeyecektir. Çünkü o sahnede   kontrast farkı yatay doğrultudadır. Halbuki netleme noktası üzerindeki   sensör diktir ve yatay kontrastı algılayamaz. Bu nedenle ışık iyi de   olsa, kontrast farkı çok da olsa makina netlemeyi başaramayacaktır. Bu   yüzden bu tip sahnelerde ya en alttaki ya da en üstteki noktaları veya   artı şeklinde olan ve bu yüzden her doğrultudaki kontrast farklarını   algılayabilecek olan merkez netlik noktasını kullanmak uygun olacaktır.   Bazı fotoğraf makinalarında, bu netlik noktalarının hepsi aynı   hassasiyette değildir. Yani merkez netlik noktası ile loş ortamlarda   netlemeyi başarırken yanlardaki netleme noktalarıyla aynı koşullarda   netleme yapamayabilirsiniz.
 Yanlardaki netlik noktalarının önemi,   eğer netlemek istediğimiz obje merkezde değilse ya da hareketlerini   önceden tahmin edemediğimiz bir cismi takip ediyorsak ortaya çıkar.
 
 
  
  |  |  |  |  |  |  |  Merkez dışındaki netleme noktalarının kullanımının uygun olduğu durumlardan biri
 
  |  |  Çoklu netleme noktalarının kullanımının uygun olduğu durumlardan biri
 
  | 
  
  
 "netliği kilitle, kadrajı değiştir, fotoğrafı çek"
 Geçmişten   gelen bir alışkanlıkla genellikle pek çoğumuz merkez netleme noktası   dışında başka noktaları kullanmayız. Eğer çekmek istediğimiz konu   fotoğrafın merkezinde değil de farklı bir yerdeyse o zaman eski bir   tekniğe başvururuz: Makina tekli netleme modundayken (bkz. aşağıdaki   "Netleme Yöntemleri") netlemek istediğimiz nesneyi merkeze alıp   deklanşöre yarım basar ve netliği sağlarız ve parmağımız hala deklanşöre   yarım basılıyken kadrajımızı yapar fotoğrafı çekeriz. Tekli netleme   yönteminde deklanşöre yarım basılıyken netleme kilitleneceği için siz   kadrajı ayarladığınızda netlik hala sizin yaptığınız mesafede kalır.   Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta, "netliğin kilitlenmesi"   durumu, biz makinanın pozisyonunu değiştirdiğimizde "bizim istediğimiz   nesne üzerinde" kilitli kalması anlamına gelmediğidir. Eğer kadrajı   ayarlarken makinanın pozisyonu değişirse netlik hep aynı mesafede   kalacağı için artık başka bir noktada olabilir. Daha abartı bir örnek   vermek gerekirse siz 3 m uzaktaki bir cisme netliği kilitleyip bir adım   geriye atarsanız netlik bizim hayal ettiğimiz gibi hala netlemek   istediğimiz noktada kalmayacak onun yerine o noktanın bir adım gerisine   kayacaktır. İşte bu yüzden
 • Netlediğiniz nesne size çok yakınsa • Çok yüksek odak uzaklıklarında (>200mm) çekim yapıyorsanız
 • Çok açık diyafram kullanıyorsanız (f2.8, f2., f1.8 vs)
 net   alan derinliğinin çok dar olma ihtimali olduğu için bu yöntem netliğin   sizin netlemek istediğiniz noktadan farklı bir noktaya kaymasına neden   olabilir. Ya da örneğin sahne performanslarında olduğu gibi, hareket   eden konuların çekiminde "netliği kilitle, kadrajı değiştir" işlemi   sırasında konu hafifçe yer değiştirebilir ve netlik istenen yerde   olmayabilir.  Bu gibi durumlarda farklı netleme noktalarını kullanmak   yapılacak en akıllıca iştir. Bu yüzden netleme noktası değiştirme   düğmeleri makinalarımızda kolaylıkla ulaşılabilecek yerlerde olurlar.
 Çoklu   netleme noktası kullanımı fotoğraf makinalarında tecrübe gerektiren bir   durumdur. Genellikle makinalar ilk elinize aldığınızda "netleme   noktasını otomatik seç" modunda bulunurlar. Bu durum başlangıçta güzel   bir seçenek gibi gelse bile makinanın netleme noktalarını neye göre   seçtiğini tam olarak bilemediğimiz için her zaman istediğimiz sonuçları   vermeyebilirler. Bu nedenle eğer hareketli bir cismi takip etmiyorsanız   "otomatik netleme noktası seçme" yöntemini kullanmanız tavsiye edilmez.   Ancak eğer yönünü tahmin edemediğiniz bir şekilde hereket eden bir   cismin (mesela bir kuş) fotoğrafını çekiyorsanız "sürekli netleme"   modunda bütün netleme noktalarını aktif hale getirmek iyi bir fikir   olabilir. Bu şekilde takip ettiğiniz cisim bir netleme  noktasından   kaçsa bile öteki noktalardan bir ya da bir kaçına yakalandığında netlik   yine sağlanacaktır.
 
 
  
  |  |  |  |  |  Kadrajın ortasında olmayan hareketli nesneler için sürekli netleme + çoklu netleme noktası kullanımı
 
  | 
  
  
 Netleme ModlarıFotoğraf makinalarının büyük çoğunluğu netlik ayarı yaparken iki yöntem kullanır.
 
 "tekli netleme modu"  - "one shot", "single focus" vb
 Bu   yöntemde siz deklanşöre yarım bastığınızda makina netlemeyi yapar, ve   siz elinizi çekmedikçe de netlediği mesafeyi bozmaz. Yani makinanın   yönünü değiştirdiğinizde ya da netleme yaptığınız cisim hareket edip   sizden uzaklaştığı ya da yaklaştığı zaman tekrar netlemez. Genel çekim   alışkanlıkları için uygun bir yöntemdir. Dikkat edilecek nokta,   fotoğrafı çekilen nesnenin (ya da makinanın) pozisyon değiştirmesi ile   netlik istenen yerden kayıp farklı bir noktaya gelebilir.
 
 "surekli netleme modu" - "continuous focus", "Servo Focus", "AI Servo Focus", "Predictive continuous focus" vb
 Bu   yöntem herhangi bir yöne doğru hareket eden cisimlerin netlenmesinde   etkilidir. Cisim sürekli hareket halinde olduğundan tekli netleme modu   kullanılamaz, deklanşöre basılan an ile fotoğrafın çekildiği an arasında   geçen milisaniyelerde bile cismin yer değiştirme olasılığı vardır.   Bunun için bir çok firma  fotoğrafın tam çekildiği anda cismin nerede   olduğunu tahmin edecek algoritmalar oluşturmuşlardır. Bu algoritmalar   sayesinde deklanşöre bastıktan sonra fotoğraf pozlanmadan cismin olası   yeri hesaplanır ve netlik oraya yapılarak cismin net çıkması sağlanır.   Özellikle yarış otosu gibi çok hızlı hareket eden cisimlerde bu yöntem   çok etkindir.
 
 Bazı fotoğrafçılar netlemeyi deklanşöre basarak   değil, farklı bir düğme ile yaparlar. Çünkü örneğin uçan bir kuşu takip   ederken makinanın bazı anlarda kuşun kanat ucunu, bazı anlarda kafasını   netlemesi olasıdır. Kafasının netlendiği anda fotoğrafçı netleme yaptığı   farklı düğmeden elini çeker, ve deklanşöre basar. BU şekilde istediği   noktanın net olmasını sağlar. Makinanın otomatik netleme noktası seçme   konusundaki belirsizliğini istediği zaman netlemeyi durdurarak telafi   eder. Aynı durum bir yarış arabasının fotoğrafını çekerken de olasıdır,   çoklu netlik noktası seçiliyken makina pilotun kaskı yerine arabanın   parlayan kanatçıklarını netlemeye çalışabilir. Pilotun kaskı net olduğu   anda fotoğrafçı otomatik netlemeyi kesip deklanşöre basar. Bazı   fotoğrafçılar da netlemeyi deklanşöre yarım basılıyken yapacak şekilde   bırakırlar ancak makinalarındaki bir düğmeyi "netlik yapmayı durdur" (AF   Stop) olarak ayarlarlar. Bu ayarlar çoğunlukla  gelişmiş makinalarda   yer alır.
 
 Netlik Öncelikli Çekim
 Eğer   makinanızın fabrika ayarlarını değiştirmezseniz, makinanız tekli netleme   ayarındayken netleme yapamazsa fotoğraf çekmez. Siz deklanşöre tam   bassanız bile eğer makinanız netleme yapmadıysa fotoğrafı çekmez. Ancak   bir çok makina için sürekli netlemede durum böyle değildir. Netlemeyi   yapsın yapmasın siz deklanşöre bastığınız anda makina fotoğrafı çeker.   Bu nedenle sürekli netleme yöntemi dikkatli kullanılması gereken bir   yöntemdir. Vizörden bakıldığında makina size netliğin sağlanıp   sağlanmadığı konusunda bir işaret verecektir ancak hem cismi takip edip   hem de o işaretleri takip etmek başlangıçta oldukça zor gelebilir ancak   pratık yaparak bu alışkanlık rahatça kazanılabilir.
 
 Net Alan Derinliği
 Mükemmel   olması için bu kadar uğraştığımız netlik fotoğrafın tümüne yayılmaz.   Fotoğrafın bazı yerleri net, bazı yerleri değildir. Optik kuralları   gereği, fotoğrafın en net kısmı sizin netlemeyi yaptığınız düzlemdir, bu   düzlemden size doğru yaklaştıkça ve sizden uzaklaştıkça netlik de   azalır. Fotoğrafta "net" olarak algılanan bölüme net alan derinliği   denir.
 
 Netlik pek çoğumuzun ilk anda düşündüğü gibi düz bir   düzlemde değil, küresel bir düzlemde oluşur. Aşağıdaki şekil bir cismin   fotoğrafını çekerken oluşan netlik durumunu gösterir:
 
  
  |  |  |  | 
 Şekilde   fotoğraf makinasi merkezdedir. Cisme netlediği anda küresel bir düzlem   içinde her yer net olur. Net kabul edilen bölüm netliğin en yüksek   olduğu düzlemden biraz makinaya doğru, biraz da netlenen düzlemden uzağa   doğrudur. Bu alanın içinde kalan herşey fotoğrafta "net" olarak   algılanır. İçteki küre düzlemiyle en dıştaki küre düzlemi arasındaki   bölüme "net alan derinliği" denir. Bu bölümün dışındaki cisimler net   olarak algılanmaz. Yukarıdaki şekli düşünelim ve (şekilde bir mandalina   dilimi olan) cisimden bir tane değil de yanyana birden fazla olduğunu   farzedelim. Aşağıdaki şekil bu durumu göstermektedir.
 
  |  |  |  | 
 Şekle   baktığımızda bu cisimlerin hepsini çekmek isteyen birisi için bu alan   derinliğinin yeterli olmadığını görürüz. Soldan 4 dilim net alan   derinliğinin dışında kaldığı için fotoğrafta "net" görünmeeyeceklerdir.
 Net alan derinliği birden fazla faktöre bağlıdır. Bunlar (çekilen fotoğraf hep aynı kadrajda olduğu farzedildiğinde)
 • Objektifin diyafram açıklığı (ne kadar açık o kadar az net alan derinliği) • Netlenen cismin uzaklığı (ne kadar yakın o kadar az net alan derinliği)
 • Kullanılan objektifin odak uzaklığı (ne kadar yüksek o kadar az net alan derinliği)
 • Kullanılan makinanin sensör boyutu (ne kadar büyük o kadar az net alan derinliği)
 Bu   dört etkenden herhangi birinin değişmesi net olan bölgenin derinliğini   de değiştirir. Bu parametrelerin çokluğu başlangıçta istenen net   bölgenin derinliğini tahmin ederken çok karışık gelse de fotoğraf   çektikçe tecrübeyle tahmin edilebilir hale gelir.
 Net alan   derinliği karşılaştırması yapmak için önce bir "referans" belirlemek   gereklidir. Örneğin "netlenen mesafe" aynı tutulduğunda makinanın sensör   boyutu küçüldükçe net alan derinliği de azalır. Ancak "fotoğrafın   kadrajı" aynı tutulduğunda işler değişir. Çünkü fotoğraf çekerken   kadrajımızı makinamızın sensör boyutları belirlemez. Eğer bir portre   çekiyorsak, ister "full frame" bir makinayla çekelim, ister sensör   boyutu 35mm filmden 4 kat daha küçük bir makinayla çekelim portre   kadrajını daima aynı tutarız. Yani 50mm objektif takılı "full frame"   yani sensör boyutu 35mm film ile aynı olan bir makinayla 2 m'den   çektiğimiz bir fotoğrafı yine 50mm objektif takılı sensör boyutu 4 kat   küçük bir makinayla (crop factor=4) 8m'den çekmemiz gerekir ki, kadraj   ilk çektiğimiz fotoğraftakiyle aynı olsun (bu konuda detaylı bilgi için   Bkz.   http://www.melihozbek.com/fotograf/icerik.asp?f=crop.htm&m=fotomenu.htm&b=F+O+T+O+Ğ+R+A+F   adresindeki  Dijital Fotoğraf Makinalarında Görüntü Alanı Daralması   (crop factor) isimli yazı). Bu nedenle özellikle "gömlek cebine sığan"   kompakt makinalarda sensörler çok küçük olduğu için net alan derinliği   çok fazladır ve kontrolü de zordur. Bunun yanında sensörü 35mm film   boyutunda olan Canon 5D ile sensörü ondan 1.6 kat küçük olan 30D'nin ne   alan derinliği arasında da ciddi farklar vardır. Aynı kadrajdaki bir   fotoğraf için konuştuğumuzda 5D nin net alan derinliği 30D'dekinden daha   azdır.
 
 Aşağıda sensörü 35mm filmden 1.3 kat küçük olan canon 1d   MarkII N ve sensörü 5 kat küçük olan Nikon Coolpix P3 fotoğraf   makinalarıyla çekilmiş iki fotoğraf göreceksiniz. İki fotoğraf da 24mm   odak uzaklığında çekildi. Eğer 35mm film kullanan bir makina eşdeğerleri   için konuşursak Canon 1D için görüş alanı  24x1.3=31.2 mm ve Nikon P3   için görüş alanı 24x5=120mm objektifinkine denkti. Önde görülen figürün   pozisyonu mümkün olduğu kadar aynı tutulmaya çalışıldı ve diyafram iki   objektif için de f5ti. İki fotoğraf da tamamen aynı düzen kuruluyken   çekildi ve hiç bir eşyanın yeri değiştirilmedi. Alan derinlikleri   arasındaki farkı siz de görebilirsiniz. Bu arada öndeki figürün   pozisyonunu kadrajda aynı tutmak için Nikon P3'ün figüre olan uzaklığını   arttırmak gerektiği için perspektifteki değişim de dikkat çekici   (Nikon'un uzaklığının Canon'dan yaklaşık 4 kat fazla olması gerekiyordu)
 
 
  |  |  |  |  |  |  |  Canon EOS 1D Mark II N. Gerçek odak uzaklığı 24mm ve diyafram f/5
 
  |  |  Nikon Coolpix P3. Gercek odak uzaklığı 24mm ve diyafram f/5
 
  | 
  
  |  |  |   | Net Alan Derinligi Uygulaması.zip | 1.38 MB |  |  | Alan derinliği ile ilgili   hesaplamaları görsel olarak denemek isterseniz, yukarıdaki "Net Alan   Derinliği" uygulamasını indirebilirsiniz. | 
 |