ENGLISH
Editör/Yayın Yönetmeni

Koray Olşen

Yayın Kurulu

Reyhan Bilir
Aygün Doğan
Bahar Akkoyun
Seray Akkoyun
Koray Özbaysal 



Fotografya Yayın Kurulu
adına İmtiyaz Sahibi
Ş. Uğur Okçu


E-Mail Fotografya
fotografya@ada.net.tr

Yayınlanmasını İstediğiniz
Fotoğraf Haberleri İçin

fotografya@fotografya.gen.tr

ADANET Fotoğraf Editörü

Ş. Uğur OKÇU

Marka Avukatı / Copyright Lawyer
ARABULUCU
Ayşe OKÇU
 


MAKALE > REYHAN BİLİR - 8 Mart, bir fotoğraf, birkaç soru.

 

 8 MART, BİR YAKLAŞIM, BİRKAÇ SORU

Paleolithik(eski taş) çağın buluntularından başlıcası ilk terrakottalar(toprak heykelcik) doğurgan ana figürleri olarak karşımıza çıkar. Henüz inanç yokken, sanat yokken, kültür yeni oluşurken ilk saygın imge kalçaları abartılmış terrakottalar olarak görülür.

Merak ettiğim nasıl oldu da bu saygın ana kavramı, toplumda, erkeğin yardımcısı olarak bir alt sınıf kimliğe uygun görüldü. Bu kültür nasıl doğdu? Gelişmiş dediğimiz- ki belki bu söylem hayalimizdir- böyle bir aşamada kadını hor gören ya da kadın katilleriyle dolu bir kültürü yarattı?

8 Mart kadınlar günü fotoğraflarla dolu geçti. Konuları, büyük çoğunlukla kırsal yaşam, kırsal üretimler, kısmen yoksulluk, göç… Kadının değerini bu yaklaşımla anlatabilir misiniz? Ya da bu tür kareler bir kadının güçlü özellikleriyle bağdaşıyor mu? Dünyamız başarılı kadınlarla dolu! İngiliz Kraliçesi bir kadındır. Almanya başbakanı bir kadındır. Antik Yunan şairi Sappho, düşünce emekçisi İonna Kuçuradi, arkeoloji emekçisi Afet İnan, hak savunucusu Türkan Saylan ve çevremizdeki doktor, eczacı, turizmci, politikacı, sanayici ve benzeri başarılı iş kadınları var. Kültür, iş ve sanat ortamları başarılı kadınlarla dolu. Kadınların en önemlisi belki de annelerdir, topluma yön veren, düşündüren, geleceğin ışıkları olabilen çocukları topluma kazandıran anneler. Uzaktaki kadına saygı duyarken, yanı başındaki kadını hor gören bu tutumun nedeni nedir? Ya da tam tersi, yanı başındaki kadına saygı duyarken uzaktaki kadını hor gören tutum. Başarı cinsiyete değil insanın gelişmişliğine bağlıdır.

Kadın olmanın ayrıcalığını fark eden, doğurganlığın yaşam olduğunu anlayan, saygı duyan, tüm yaşamın gıdaya, dolayısıyla toprağın doğurganlığına bağlı olduğunu öğrenen ilk toplumların en önemli tanrısı, doğurgan kadın, doğurganlığıyla toprağa benzeyen, toprağın doğurganlığına metaforik bir bağlamla yaşamın simgesi olan Ana tanrıça; Kibele, Artemis, Hera ve daha başka isimlerle Toprak Ana’dır. Çok sonraları Mezopotamya’dan başlayarak şairler mitolojiyi yaratır, panteonlar oluşur.

Feminist Amerikalı fotoğrafçı Laurie Simmons’un,2014 yılında yaptığı Red Dress-Standing Corner isimli fotoğrafı üzerinden kadın imgesini inceleyelim. Fotoğraf’ta oyuncak bir bebek var. (https://www.lauriesimmons.net/photographs/kigurumi-dollers-and-how-we-see?v#6” adresinde Brunette/Red Dress/Standing Corner, 2014) Metafor üzerinden, ironik bir anlatım sunuyor. Bebeğin uzuvları gerçek oranlarının dışındadır ve bir sahnesi kurgulanır. Sahne bir oyun olarak sunulurken, yaşamda herşeyin bir oyun üzerinden kurgulandığını çağrıştırıyor. Dolayısıyla karşımızdaki bebek bir oyun üzerinden temsil edilen bir kadın. Çevredeki detaylar; oyuncak bir bebek evini gösterir. Burada kadın, bir oyuncak bebeğin kimliğine indirgenir. Figürün uzun, düz ve uzun saçları, kolsuz mini giysisi, eldivenleri ve uzun ve yüksek topuklu çizmeleriyle, vücudunu saran kırmızı lateks elbisesiyle çekici bir kadın. Odanın köşeside ve ayaktadır. Feminist ve post kavramsalcı Laurie Simmons, bu çalışmasında, bazı alt kültürlerde yetişkinler tarafından bebeklerin kullanımına ilişkin meraka bir gönderme yapıyor diyebilir miyiz? Bir benzetme olarak oyuncak bebek çeşitli anlamlarda kadın imgesine gönderme yapıyor.

Bu fotoğraf, Kigurumi Dollers isimli seride yer alır. Kigurumi, bir oyun içinde ziyaretçi ve oyuncu kimliğin karşılaşmasıdır. Bu karşılaşmada ziyaretçi kendisi, oyuncu ise yüzündeki maske dâhil bir karakteri canlandırır. Walt Disney örneği karakterler oluşur. Dolayısıyla katılımcılarının da rol aldığı oyuncak bebek kafası takan, kostümler giyen insanların olduğu eğlencedir. Kısaca farklı bir kimlik içinde rol yapma, oyuna dâhil olma. Maske ve kostüm yeni bir kimlik inşa ediyor, kişi artık kendisini değil bir başkası olur. Simmons, bu seride farklı maskeler ve giysilerle kurguladığı göstergeler üzerinden göndermeler yapar.

Fotoğraftaki figür köşede yer almaktadır. Köşede yer alması, Irving Penn’in portre çalışmalarını çağrıştırır. Çıkışın olmadığı yer. Gözlerin iriliği ve çenenin öne eğikliği bir savunma durumunu gösterir. Elleriyle duvara tutunması bu ifadeyi güçlendirir. Lateks giysi saplantılı bir algıya gönderme yapar. Alt kültürün kendine özgü yaklaşımı ve gelenekleri tarafından nedensizce benimsenen, giysinin onu taşıyan kimliğe anlam atanması alışkanlığını da sorgular gibi. Alışkanlıklarımız değişti. Reklamlar, medya, özellikle masum olmayan haber ya da belge görünümlü gizli reklamlarla alt üst olan kültürlerde oluşan kimlik yanılsamalarına bir sorgulama mı?

Kigurumi geleneğine uygun olarak yüzü bile kendinin olmayan bebeğin iri gözleri aynı anda cinselliğe de gönderme yapıyor. Fotoğrafta, tümüyle kendi kimliği dışında bir kimlik olarak sunulan kadın bedeninin kültürel erozyon içinde uğradığı değişimi okuyoruz. Günümüz kültüründe yaygın olarak kadın imgesinin aşağılandığı gerçeğini farklı bir yönden ele alıyor. Gerçekte aşağılanan kadın değildir. Burada aşağılanan kadını bir kigurumi geleneği benzetmesiyle ironi oluşturan kültür, kadının gerçek kimliği dışında bir kimlikle anlamlandıran ilkelliktir.

Bugün kadının kimliğini sorunlaştıran farklı kültür ve platformların yapaylığı öne çıkıyor. Bu durumda kadının kimliğini bir alt konuma indirgeyen ve kadına olan saygısını böylece sınırlandıran kişilerin kimliğinin saygınlığını sorgulamak gerekir.



Reyhan Bilir












Ziyaretçi Sayısı:790
 
   
 
   
 

Barındırma: AdaNET

 

Copyright and "Fair Use" Information

Dergimiz ticari bir kuruluş olmayıp amatör bir yayındır. Fotoğrafçıları ve dünyada yapılan fotoğraf çalışmalarını tanıtmak amacıyla bilgi ve haber yayınları yapmaktadır.
Bir kolektif anlayışıyla çalıştığı için makalelerde yer alan fotoğraflar ve alıntıların sorumluluğu makalenin yazarına, fotoğrafçısına aittir.
Dergide yer alan içeriklerden ve ihlallerden derginin herhangi bir sorumluluğu yoktur.

Fotoğrafya'da yayınlanan yazıların, fotoğrafların ve kısa filmlerin sorumluluğu
yazarlarına/fotoğrafçılarına/sanatçılarına/film yönetmenlerine aittir.

Dergimiz fotoğrafla ilgili gelişmeleri duyurmak amacıyla çalışmaktadır. Ek olarak, ülkemizde yeterince tanınmayan yabancı fotoğrafçılar ve fotoğraflarıyla ilgili bilgi de aktarmaktadır. Makalelerde yer alan fotoğraflar HABER amaçlı kullanılmaktadır.

AdaNET Ana Sayfa X-Hall Instagram